Öyle bir şey ki değişim, çoğu zaman farkında bile olmuyorsun.
Bir bakmışsın sadece evde kullanılabilen çevirmeli telefonlardan , cebinde taşıyabildiğin ekranlı ve tuşlu telefona , daha sonrada sadece ekranı bulunan dokunmatik çok işlevli "cihaz"a geçiş yapmışsın.
Bunlar sadece 10 sene içerisinde olmuş.
Bir bakmışsın çağ atlamışsın.
Bir bakmışsın havalı gitmiş cool gelmiş.
Hala havalıyı kullanan insanlar mı var ? Büyük ihtimalle 60-70 yaşında ihtiyarlardır onlar, takma onları.
Cool diyince daha havalı oluyorsun nasılsa.
Bir bakmışsın, eski yunanistanda demokrasi doğuyor. Şimdi bakmışsın "demokrasi" adı altında milyonlar ölüyor.
Zaman, algılaması zor bir kavram.
Tengri imiş. Tanrı olmuş.
Atalarımız şamanizm inancında oldukları için sadece Tanrı varmış.
İslam'a geçince Allah olmuş.
Coğrafya ve inançlar değiştikçe dil değişmiş.
9. yy'ın dili ile 13. yydaki Türkçe ayırt edilebilir hale gelmiş.
Zaman ilerlediği için olmuş.
Bunun yegane sebebi ise iletişim eksikliğiymiş. A coğrafyasında yaşayan adam , A coğrafyasının kültürünü benimsiyormuş ve B coğrafyasındaki kültürden haberi yokmuş.
A daki adam Bye gittiği zaman, yeni kültürü öğrenip, kendi kültürünü ordakiyle harmanlıyormuş.
Bugün öyle mi ?
Artık A coğrafyasındaki insan , Z coğrafyasındaki insanın tuvalet alışkanlığına kadar biliyor.
Onun dilini, kültürünü görüyor , kimi zaman benimsiyor, kimi zaman "of pis yobazlar" diyor, iteliyor.
Her şeyden haberdar olma alışkanlığı zamanla şu düşünceyi yaratmaya başladı ve yaratacak : "Birden fazla kültür nasıl ortaya çıkabildi? Çok saçma"
Dünya zamanla, bugün popüler kültür diye adlandırdığımız kültürü genişletip orada birleşecek. Tek kültürde bir araya gelecek dünya.
Lakin bugün bile "popüler kültür" hepimizi birleştirmiş vaziyette.
Diyoruz ya hani zaman diye. Zaman dili de değiştirecek. Yavaş yavaş değiştirmeye de başladı.
Televizyon (television), otobüs (autobus), radyo (radio), otomobil (automobile), telefon (telephone) , ne kadarı kendi dilimize ait ?
Türkçe konuşulan bir ülkede türkçe televizyon adının azınlıkta olması peki ? Show, star , fox. Bunlar türkçe mi ?
Türkçe seslerin uygulandığı bir dilde hangimiz Cnn, Ntv , Cnbc-e gibi kanalları Türkçe seslerle okuyoruz ? Baya baya siyenen , entivi ve siyenbiysiy-e diye okuyoruz ehehe.
Yabancı terimler karışıyor dile.
Like yapmak, tweet atmak , egzegere etmek (ingilizce exaggerating, abartmak) , infoda bulunmak (bilgilendirmek).
Peki bunların ortak paydası nedir ? İngilizce.
Bana sorarsan Türkçe'nin 10-11. yylarda yaşadığı değişimden farkı yok. Fark ise, farsça ibranice kelimeler yerine İngilizce kelimeler tarafından taaruza uğruyoruz. Değişiyoruz.
Ama dedik ya artık iletişim hadsafhada. Artık herkes herkesin herşeyinden haberdar.
Bizi etkileyen İngilizce, tüm dünya dillerini etkiliyor.
Öyle bir safhaya gelmiş ki İngilizce, artık yabancı biriyle konuşurken ortak dil olarak İngilizce kullanılıyor.
Bu da bir kaç nesil sonra İngilizcenin, anadili geçersiz kılması, şu düşünceyi yaratması demek ;
"Dünyayla anlaşmak için extra(bu da ingilizce ehehe)dan bir de İngilizce öğreniyoruz. Zaten köşedeki dönercinin adı Best Döner, marketlerin adı Shock ve benzeri. Dilimizin yarısı İngilizce hocam, niye Türkçe öğreniyoruz?"
Çok uzak olmayan bir gelecekte tek kültür ve tek dilde birleşeceğiz. Dünyanın şu anki değişim gidişatı bunu kaçınılmaz kılmaya başladı.
Bu kötü bir şey değil zira değişim dünyanın en doğal olayı.
Tek kültür ve tek dile sahip bir dünya ise elbet bir gün tek bir devletin çatısına girmeyi isteyecektir.
Bak bu kötü olabilir işte.
Şu an en doğru yönetim biçimi demokrasi sayılıyor. Milletvekilleri bir diğerine laf sokarken "Sizin demokrasi anlayışınız bu mu?" dediği zaman diğer milletvekili yerin dibine giriyor.
İnsanların çocukluğunda "demokrasi ; halkın kendi kendini yönetmesidir" olarak öğrendiği ve büyüyünce halkın istediğine veyahut adalete aldırılmadan, iktidara sahip olanın sazı çaldığı, kafasına göre kanun çıkarabildiği, anayasa yazabildiği sistemin ne kadarı doğru olabilir ?
Tarihin bugün bile en büyük filozoflarından sayılan Aristo ve Eflatun tarafından olabilecek en kötü şekilde eleştirilmiş bir sistem ne kadar doğru olabilir ?
Ufacık ülkelerde azınlıkların hakları yeniliyorken, dünyayı kapsayan demokratik bir devlette neler olur acaba?
Üstelik bu sefer merkezi otorite daha güçlü olacak.
Zira demokraside ast-üst listesi ne kadar uzarsa merkezi otorite (iktidar) o kadar dokunulmaz oluyor.
Demokrasi ile yönetilen tek dünya devleti oluştuğu dakika demokrasi kalkar.
Demokrasi tamamen hatalı bir fikir olduğu için değil. İnsanlar demokrasiyi uygulayamadığı için.
Henüz küçücük ülkelerde demokrasiyi kendi nefsine göre büken insanoğlu, koca bir devletin başına geçtiğinde demokrasi kalkar.
Yerini önce meşrutiyete sonraları ise monarşiye bırakır.
Halkını temsil eden emin eller altında demokrasi de , meşrutiyette , monarşi de yararlıdır. Zerre zararı yoktur.
Ama makamın ağırlığından mıdır ya da insanın içindeki şeytandan mıdır nedir, başa gelen nefsine hakim olamıyor.
Kendi ve grubunun lehine kanunları, devleti büküyor.
O yüzden güven bana, insanoğlunun yöneteceği tek dünya devleti sen ben gibi "halk"ı oluşturan insanlara zararlıdır.
İnsanların değişimi bizi o noktaya götürüyor.
Çünkü insanlar hayatlarını bu tür şeylerin minyatür versiyonlarını görerek geçiriyor.
Ey;
Bir kokoreç amerikada, yurt dışında ; amerikanın McDonalds'ı Burger King'i kadar yaygın mı ?
Bu tür markalar tüm dünyaya yayılacak finansı nerden buluyor ?
Türk sineması, Hollywood kadar yaygın mı? Tüm dünya türk sinemasını mı yoksa Hollywood'u mu izliyor?
Popüler kültürü MTV starları mı oluşturuyor yoksa O Ses Türkiye'nin jürileri mi?
Amerikalı, okullarda temel ikinci dil olarak Türkçe okuyor mu ?
Dünyada uluslararası dil Türkçe mi yoksa İngilizce mi ?
Al bunu tüm ülkelere tek tek uyarla şimdi.
İnsanların ne yediğini, ne izlediğini , ne konuştuğunu kontrol edersen, onları kontrol altına almış olursun. İstediğin tarafa yönlendirirsin.
Şu andaysa tek devlete, tek kültüre, tek dile yöneliyoruz.
Şu düşünce beliriyor kafalarda "O zaman, zamanla monarşiye dönüşecek tek dünya devleti yaratıp orada merkezi otorite olmak isteyen insanlar bizi tek devlete, tek kültüre, tek dile yöneltiyor olabilir mi?
İyi gecel..ah pardon. Good night.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder